İzmit ödüllü bal yiyor

Özel röportaj İzmit ödüllü bal yiyor

Kehribal Bal Evi işletmecisi ve aynı zamanda Türkiye’nin Avrupa ödülüne layık görülen Bayram Çardak, “Dünya markası olmak istiyoruz” dedi

Gülşah YÜCEL - ÇAĞDAŞ KOCAELİ / Ömerağa Mahallesi, BelsaSk. No:9 adresinde faaliyette olan aile işletmesi Kehribal Bal Evi, Bayram Çardak, Umut Ali Çardak, Çağdaş Çardak ve Kurtuluş Çardak tarafından işletiliyor. Bitlis ilinde üretilen ürünler, merkezi İzmit olmak üzere Adapazarı ve İstanbul’da seçkin aktar ve şarküterilere satılıyor. 31 yıldır arıcılık işi ile uğraşan Bayram Çardak ise gazetemize arıcılık hakkında değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin Avrupa ödülüne layık görülen arıcılarından olan Çardak, “Dünya markası olmak istiyoruz” dedi.

Kendinizi bize tanıtır mısınız?

Bayram Çardak, Bitlis Ahlat doğumluyum. Uzun süredir arıcılık işi ile uğraşıyorum.

Arıcılığa ne zaman ve nasıl başladınız?

-1986 yılında, 30 kovan arıcılığa başladık. Başarılı birçok iş yaptık ve kendimizi büyüttük. Bütün aileyi bu işe yönlendirdik. Şimdi 4 kardeşim, 2 oğlum ve ben bal üreterek, her zaman daha iyisini yapmaya çalışıyoruz.

İzmit’te kaç yıldır bu işi yapıyorsunuz?

-1992 yılından beridir İzmit’teyiz. Biz ürünlerimizi Bitlis yöresinde üreterek bu kaliteli balı İzmit’te pazarlıyoruz. İzmit, Adapazarı ve İstanbul’a seçkin aktar ve şarküterilere satış yapıyoruz. Bu dükkanımız da bizim tanıtım yerimiz.

‘HER BİRİ ARICILIKTA EĞİTİM ALDI’

Arıcık için herhangi bir eğitim aldınız mı?

- Ben ziraat teknisyeniyim. Biz arıcılığı kendiliğimizden öğrenmedik, akademisyenlerden öğrendik. Biz bu işe başladığımız zaman bölgemizde bal konusunda fazla bilimsel çalışmalar yapılmıyordu. Sektörün iyi bir sektör olduğunu farkettik. Çocuklarımdan bir tanesi hukuk okuyordu onu açık meslek yüksekokuluna gönderdik. Avrupa standartlarında üretim yapmak için. Ortanca çocuğu işletmeye gönderdik Avrupa üzerinden pazarlama yapmak için ayrıca ileri pazarlama eğitimleri de aldı. Oğlum Kurtuluş Çardak Kocaeli Arıcılar Birliği üyesi.

Kehribal’ın anlamı nedir?

-Kehribar taşından geliyor. Kehribar taşı balda bir sınıf rengidir. 4 ayrı renktir açık sarı, sarı, kehribar sarısı ve koyu kırmızı şeklinde gider. Bizim yaylamızın özelliği de kehribar şeklinde olduğu için ‘r’ harfini kaldırdık ‘l’ harfini koyduk. Markamızı da bu şekilde oluşturduk.

Sizi diğer ürünlerden ayıran özellik nedir?

-2 tane uluslararası alanda birisi birincilik diğeri ise dünya beşinciliği olmak üzere ödüllerimiz var. Çalışmalarımızın sonucunda almış olduğumuz ödüllerle gurur duyuyoruz. Çok fazla sahtekarlığın olduğu bu alanda her zaman en iyi şartlarda temiz, kaliteli ve dürüst bir şekilde işimizi yapmaya çalışıyoruz.

BİRİNCİLİK VE BEŞİNCİLİK ÖDÜLLERİ

Ödüllerinizden bahseder misiniz?

-İlk aldığımız ödül 2015 yılında İTÜ’nün organize ettiği ‘Kovandan Sofraya’ TÜBİTAK, Türkiye Kalkınma Ajansı, İtalyan Tarım Üniversitesi ve Atina Tarım Üniversitesi tarafından yapılan uluslararası bal yarışmasında 400 bal arasından poliflora kategorisinde birinci olduk. Diğer aldığımız ödül 29 Eylül-4 Ekim tarihi arasında İstanbul’da düzenlendi. Apimondia Dünya Arıcılık Kongresi. Her sene bir ülkede oluyor. 120 ülkenin katıldığı ve 10 binden fazla katılımcının olduğu bir sempozyumdu. Burada bir bal yarışması oldu. Aynı şekilde poliflora kategorisinde beşinci olduk.

ORGANİKÇİLERİ GERİDE BIRAKTILAR

Yarışmalarda ürünleriniz hangi değerlendirmelerden geçti?

-İlk önce bütün yarışmaya katılan ballar laboratuvar da analizlerden geçiriliyor. Hatta ilk aldığımız ödül TÜBİTAK’ın analiz laboratuvarından geçmiştir. Daha sonra 400 numune arasından 29 bal finale kalmıştı. 10 kişiden oluşan jüride ise 2 Türk, 8 tane de Avrupa’dan gelen bal tadımcıları oluşturmuştu. Buna da duyusal analiz diyoruz. Yapılan duysal analiz sonucunda ise bizim balımız birinci olmuştu. Yani bu işin biri laboratuvar diğeri duyusal olmak üzere iki ayağı var. Mesela bu bal analizleri yapılırken bizimle beraber organikçiler de bulunuyordu. Organikçiler de bizim gerimizde kaldı. Akademik eğitim almamızdan kaynaklanıyor bu. Arı sağlığını, insan sağlığını, gıda sağlığını biliyoruz ve buna göre de çalışmalarımıza yön veriyoruz.

Ürettiğiniz balın özellikleri nelerdir?

-Balımızın özelliği 2 bin 300 – 2 bin 400 rakımında otsu ve dikenli bitkilerden alınmış olmasıdır. Bunun yanında da işçiliğin iyi olmasından dolayı ortaya kaliteli bir ürün çıkıyor. Fiyatlar çok astronomik değil. Biz ödül aldık diye şımarıp da ballarımızın fiyatlarını abartmıyoruz. Amacımız insanların ulaşabileceği bir ürün olması. Sonuçta bunun bir maliyeti var. Mutlaka kar etmemiz gerekiyor ama uçuk fiyatlarla da satmamızın bir anlamı yok.

‘İZMİT İÇİN BÜYÜK ŞANSIZ’

Ürünlerinizin fiyatlandırmaları nasıl?

-Çiçek ballarında ortalama fiyatlarımız 850 gram 55 TL, 460 gramımız 30 TL, 240 gramımız 18 TL, petekli balımızın da kilo fiyatı 55 TL, karakovanımız 105 TL. Bu rakamlar bal piyasası üzerinden marketleri ve fabrikasyon fiyatları sıraladığınız zaman ayrıca alınan ödülü de değerlendirmeye katarsanız oldukça normal oluyor. Aslında biz İzmit için çok iyi bir değeriz. Bu kadar kaliteli bir ürünün İzmit’te satılması ve merkezimizin burası olması ilimiz açısından da bir şans.

ARI SÜTÜ, POLEN VE PROPELÜS

Bal dışında başka üretimleriniz var mı?

-Bal bizim dördüncü ürünümüzdür. Birinci ürünümüz arı sütüdür. Polen ve propelüs satıyoruz. Bu ürünlerin hepsi kendi ürünlerimiz olmakla beraber çok değerli ürünlerden oluşuyor. Bunları insanlara birebir anlatıyoruz. Mesela bir propelüsün faydasına bakacak olursak. Arıların doktorları, eczaneleri yok. Bunlar bitkilerin tomurcuklarından, filizlerinden ve bitkilerden kendilerini korumak için herhangi bir yara aldıkları zaman salgılamış oldukları reçinelerden kovana alıp getirilir. Kovanın çatlaklarını, deliklerini bununla kapatıyorlar. Uçuş deliklerini bununlar kapatıyorlar. Arılar bunun üzerinden geçtikleri zaman ayaklarında herhangi bir bakteri ya da mikrop bulgusu varsa hepsi ölüyor. Biz de bunu alıp işliyoruz, damıtıyoruz ve tüketilebilir hale getiriyoruz. Doğal antibiyotik. Hastalık başlangıcında mesela grip başlangıçlarında iki defa propelüs kullandığınız zaman rahatsızlığı durduruyor. Bu dükkanda bu tür ürünlerimizi de insanlara tanıtıp, ulaştırıyoruz. Arı ürünleri ile tedavi giderek dünyada yaygınlaşıyor.

Türkiye’de arıcılığı nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Daha önceleri arıcılık konusunda Türkiye’de çok fazla çalışma yapılmamış. Akademik düzeyde araştırmalar olmamış. Fakat son yıllarda 20-30 tane profesörümüz bu konuda çok güzel işler yaptılar. Ne kadar, tüketilir, nasıl yapılır diye yaptıkları çalışmalarda hem arıcılar için hem de tüketiciler için çok faydalı işler yaptılar. Önümüzdeki yıllar arıcılık konusunda güzel şeyler olacak. Artık arıcılık hakkında kongreler yapılıyor, bilimsel bildiriler sunuluyor.

HEDEF: DÜNYA MARKASI OLMAK

Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

-Daha büyük hedeflerimiz var. Gıda organize sanayi bölgesinde yer tahsis ettik. Eğer orası faaliyete geçerse biz Türkiye markası hatta dünya markası olmak istiyoruz. Bu işi iyi biliyoruz, iyi yapıyoruz. Türkiye’nin en iyi arıcılarındanız, bizden iyi iş yapan yok. Bunun içinde gerektiği gibi çalışmalarımızı tamamlıyoruz.

Haberin Linki : https://www.cagdaskocaeli.com.tr/ozel-roportaj-izmit-odullu-bal-yiyor-h82287.html